Genel

ORDU’DA OSKEM’LE 39 KİŞİ YAŞAMA TUTUNDU

Ordu’da denizde boğulmalara karşı önlem almak amacıyla kurulan Ordu Su Kazalarını Engelleme Merkezi (OSKEM), 1 ayda 39 kişiyi boğulmaktan kurtardı.

22 plajda 100 personelle Ordu sahillerinin güvenliğini sağlayan Ordu Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı’na bağlı Ordu Su Kazalarını Engelleme Merkezi (OSKEM), 10 Haziran’dan bu yana il genelinde 39 boğulma tehlikesi yaşayan vatandaşa müdahale ederek yaşama tutunmasını sağladı.

TEDBİRLER ÜST DÜZEYDE TUTULUYOR

10 Haziran’da haftanın her günü 10.30 ile 19.00 saatleri arasında hizmet vermeye başlayan OSKEM ekipleri, sahillerde tedbirleri üst düzeyde tutuyor. Büyükşehir Belediyesi tüm plajlara yerleştirdiği uyarı ve bilgilendirme tabelaları, can simitleri ve gözetleme kulelerinin yanı sıra sıkı eğitimlerden geçen alanında uzman cankurtaranlarla sorunsuz bir sezon geçirmek için çalışıyor. Öte yandan denize girmenin tehlikeli olduğu alanlara QR kodlu yönlendirme tabelaları yerleştiren ekipler, vatandaşların güvenli plajlara yönlendirilmesini de sağlıyor.

Vatandaşların güvenlik önlemi alınan ve cankurtaran hizmeti verilen plajlarda denize girmeleri uyarısında bulunan ekipler, 10 Eylül’e kadar Ordu sahillerinin güvenliğinin sağlamaya devam edecek

Genel

KFMİB Başkanı Sabır’dan Fındık Üretiminde Reform

Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Osman Sabır, üretici desteklerinin artırılması gerektiğini ancak bunun bahçe birleştiren, iyi tarım yapan, zorlu arazi şartlarında üretim yapan küçük üretici şeklinde değişik kriterler baz alınarak yapılması gerektiğini belirtti.

Sabır, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin fındık üretiminde lider olduğunu ancak son yıllarda üretimin azaldığını ifade etti.

KFMİB Başkanı Sabır’dan Fındık Üretiminde Değişim Vurgusu
Fındıkta çözüm önerileri olarak üretici desteklerinin daha etkin dağıtılması, iyi tarım uygulamalarının teşvik edilmesi ve fındık bahçelerinin birleştirilmesi gerektiğine dikkati çeken Sabır, uluslararası pazarda rekabet avantajını sürdürebilmek için fiyat politikalarının gözden geçirilmesi ve ihracatın desteklenmesinin önemini vurguladı. Sabır, 2023 sezonunun üretici, esnaf ve ihracatçılara hayırlı olmasını dileyerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 sezonu için Toprak Mahsulleri Ofisi’nin müdahil alım fiyatını bir süre önce açıkladığını anımsattı.Fındığın, yüzde 80’i ihraç edilen bir tarım ürünü olduğuna işaret eden Sabır, Türkiye’nin dünya fındık üretiminin yüzde 65-70’ini gerçekleştiren, lider ülke konumunda bulunduğunu kaydetti. Geçmiş yıllardaki üretim miktarları, yaşanan sorunlar ve yapılması gerekenlere ilişkin de görüşlerini paylaşan Sabır, birlik olarak son 20-25 yıldır yaptıkları analizleri gerekli mercilere çözüm önerileriyle sunduklarını belirtti.

Bakımlı bahçeden dekar başına 200-250 kilogram mahsul alınıyor
Sabır, aynı yörede bakımlı bahçeden dekar başına 200-250 kilogram mahsul alınırken, bakımsız bahçelerde bu miktarın 70-80 kilograma kadar düşebildiğinin altını çizerek şunları kaydetti:”Bu nedenle verimi artıran üretici, aslında ürününü nerden baksanız en az yüzde 50 daha az maliyetle üretmektedir. Bu, ancak iyi tarım uygulamaları ile mümkündür. Fakat bunu yapacak kişi gerçekten de bağında, bahçesinde yaşayan üretici olabilir. Bölünmüş bahçelerin bu verime gelmesi imkansızdır. Acilen bir fındık kanunu çıkarılarak bahçelerin birleşmesine büyük miktarda teşvik verilmeli ve birleşmeyenler ise teşvik sisteminin dışına itilmedir.” Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı üreticilere verilen doğrudan gelir desteğinin artırılması gerektiğine işaret eden Sabır, bir skala belirlenerek artan bir destek mekanizması ile bahçe birleştirmesinin teşvik edilmesi gerektiğini anlattı. Sabır, üretici desteklerinin artırılması gerektiğini ancak bunun bahçe birleştiren, iyi tarım yapan, zorlu arazi şartlarında üretim yapan küçük üretici şeklinde değişik kriterler baz alınarak yapılması gerektiğini vurguladı. Sabır, şu değerlendirmede bulundu: “İhraç piyasası için diğer üretici ülkelerle rekabet edilebilirlik üzerine politikalar kurulmalı, dolara endeksli bir fiyat ile her sene müdahil alım yapılması yerine ihraç pazar kaybı olmayacak şekilde maksimum miktarda ürünün ihracını destekleyen fiyat mekanizmaları olmalıdır. İhraç fiyatları rekabetçi olduğunda zaten artan ihraç miktarı sebebi ile kısa-orta vadede fiyatlar yukarıya doğru dengelenecektir”