Genel

Başkan Güler, Basın, demokrasinin temel taşlarından biridir

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Mesajında, basının demokrasilerin vazgeçilmez bir unsuru olduğunu belirten Başkan Güler, teknolojinin gelişmesiyle birlikte her anlamda objektif ve doğru bilgiye daha kısa sürede ulaşma ihtiyacının artmış olmasının basını daha da sorumlu hale getirdiğini vurguladı.

Gazetecilerin halkı doğru bilgiyle buluşturmak adına çok önemli bir görev üstlendiğini ifade eden Başkan Güler, mesajında şu ifadeler yer verdi:

“Basın, demokrasinin temel taşlarından biridir. Milletimizin gözü, kulağı ve dili olan, vatandaşlarımızın haber alma ve bilgi edinme ihtiyacının doğru biçimde karşılanmasına vesile olmuş gazetecilerimiz, şüphesiz ülkemizin demokratikleşme sürecine büyük katkı sunmaktadırlar.

Toplumsal değerlerimize saygı çerçevesinde, kişi hak ve özgürlüğünü gözetme ilkesinin ışığında kamuoyunu tarafsız, şeffaf habere ulaştırmak ve güçlü bir toplum düzeninin sağlanmasına hizmet etmek tüm basın mensuplarımızın daima temel amacı olmalıdır.

Farklı görüş ve düşünceleri nesnel bir biçimde dile getirerek çok sesliliğimizin korunmasında büyük payı bulunan ve demokrasi standartlarımızın yükseltilmesinde önemli bir görev üstlenen kıymetli basın mensuplarımızın görevlerini daima bu sorumluluk bilinciyle yerine getireceğine olan inancım sonsuzdur.

Basın mensuplarının meslek ahlakına ve tarafsızlık ilkesine uymaları da büyük önem taşımaktadır.

Demokrasilerin vazgeçilmez unsurları olan basın ve medya, aynı zamanda kurumlarla bireyler arasındaki veri akışını sağlayan düşünce, ifade ve haber alma özgürlüğünün en etkin araçlarıdır.

Değerli basın mensubu arkadaşlarımızla karşılıklı anlayış ve saygı çerçevesi içinde her zaman aynı yolda yürüyerek, Ordu’muza hizmet etme çabası içerisindeyiz.

Halkı bilgilendirmek maksadıyla, mesai mefhumu olmadan her şart altında görevini yapmaya çalışan gazeteci arkadaşlarımızın bu özverileri bütün takdirlerin üzerindedir.

Bu duygu ve düşüncelerle, bu işe emek ve gönül veren tüm basın mensuplarımıza sağlık, mutluluk ve başarılar diliyor, ebediyete intikal eden değerli basın mensuplarını rahmetle anıyor, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyorum.”

Genel

HAMİLELİKTE DİŞ HASTALIKLARI DÜŞÜK RİSKİNİ 7 KAT ARTIRIYOR

Hamileliğin ilk aylarında görülen kusmaların, değişen beslenme alışkanlıklarının ve hormonal değişimlerin etkisiyle diş etlerinde hassasiyet ve kanama olabileceğini belirten Medical Park Ordu Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği’nden Dt. Tuğçe Serdaroğlu, “Diş ve diş eti hastalıkları, düşük ağırlıklı bebek doğum ihtimalini 7 kat artırmaktadır. Kanama nedeniyle anne adayları diş fırçalamayı bırakmamalıdır. Diş eti iltihabı dişlerin ve dişetlerinin etkin bakımı ve temizlenmesi ile önlenebilir. Her gün en az 2 kez her yemekten sonra dişler fırçalanmalıdır” dedi.

Medical Park Ordu Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği’nden Dt. Serdaroğlu, hamilelikte ağız ve diş sağlığının önemine değindi.

“Her hamilelik anneye bir diş kaybettirir” düşüncesinin yanlış bir inanç olduğunu dile getiren Dt. Tuğçe Serdaroğlu; “Hamilelik sırasında annenin dişlerinden kalsiyum kaybı olduğuna dair herhangi bilimsel kanıt yoktur. Hamile kişi D vitamini, kalsiyum (günlük 1200-1500 mg), C ve B12 vitamininden zengin gıdalar almalıdır. Eğer gıdalarla yeterli kalsiyum alınamazsa bebeğin gelişimi için gerekli olan miktar annenin kemiklerinden karşılanır. Dişlerden kalsiyum çözünmesi olmaz” diye konuştu.

3 DÖNEMDE İNCELENİR

Dt. Tuğçe Serdaroğlu, hamilelikte hangi dönemde diş tedavisi yapılacağı ile ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Hamilelik dişlerin tedavisi açısından 3 dönemde incelenir. 0 ile 3 aylık dönem, 3 ile 6 aylık dönem ve 6 ile 9 aylık dönem. 0 ile 3 aylık dönem hamileliğin en hassas olduğu dönemdir. Ağrıya neden olan ve müdahale edilmediğinde anneye ve bebeğe zarar verebilecek durumlarda diş hekimine gidilmelidir. 3 ile 6 aylık dönem; hamilelik sonuna kadar ertelenmesi uygun olmayan diş çekimleri, dolgular, kanal tedavileri yapılabilir. Müdahalelerin yapılması için en uygun dönemdir. 6 ile 9 aylık dönemde ise bebek anne karnında oldukça büyümüştür ve doğum yaklaşmaktadır. İlk 3 aylık dönemde olduğu gibi acil tedaviler dışında herhangi bir uygulama yapılmamalıdır.”

İLAÇ KULLANIMI DOKTOR KONTROLÜNDE OLMALI

Dt. Serdaroğlu, hamilelerde röntgen çekiminin zorunlu hallerde anne adayına kurşun önlük giydirilerek çekilebileceğini söyledi. İlaç kullanımı ile ilgili dikkat edilmesi gerekenlere değinen Dt. Serdaroğlu, “Hamilelerde ilaç kullanımı; hamilelik döneminde kullanılan tetrasiklin grubu antibiyotikler ’tetrasiklin renklenmesi’ denilen geri dönüşümü olmayan renklenmelere neden olur. Bu grup dışında kullanılan antibiyotiklerin, penisilin ve türevlerinin dişlerde renklenmeye neden olduğuna veya zarar verdiğine dair bilimsel bir veri yoktur. Ancak hamilelikte kullanılan her türlü ilacın anne adayını takip eden doktorun kontrolünde kullanılması gerektiği unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.

HAMİLELİĞİN AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞINA ETKİLERİ

Hamilelikte tükürükteki asit miktarının arttığını ve dişlerin çürümeye yatkın hale geldiğini vurgulayan Dt. Tuğçe Serdaroğlu, şunları söyledi:

“İlk aylarda görülebilen kusma sonrasında, annenin ağız hijyenine dikkat etmemesi de çürük riskini artırmaktadır. Dişetlerinde sorunu olan anne adayları ağız bakımına dikkat etmezlerse, hormonal değişime bağlı olarak da diş eti sorunları artar. Dişetleri kanayan anne adayı dişlerini fırçalamaktan kaçınabilir. Bu durum, dişler üzerinde daha fazla bakteri birikmesine ve dişetlerinde şişliğe, kızarıklığa ve daha çok kanamaya neden olur. Buna ‘hamilelik gingivitisi’ denir. Diş eti kızarık, şiş, hassas ve kanamalıdır. Hamilelik gingivitisi genellikle hamileliğin 2. ayında başlayıp, 8. ayında en üst seviyeye çıkar. Eğer hamilelik planlanıyorsa anne adayları mutlaka bir diş hekimi kontrolünden geçmeli, hamilelik öncesinde varsa diş ve diş eti problemleri giderilmelidir. Ağız bakımı iyi olmayan ve dişetlerinde iltihap olan hamilelerin dişetlerinde

hamilelik tümörü gelişme riski de vardır. Bunlar iltihaba bağlı gelişen diş eti büyümeleridir. Genellikle doğum sonrası kendiliğinden geçmektedir, ancak çiğneme, fırçalama güçlüğü ve aşırı ağrı gibi sorunlara neden oluyorsa diş hekimi kontrolünden geçilmelidir.”

HAMİLELİKTE DİŞ HASTALIKLARI DÜŞÜK RİSKİNİ 7 KAT ARTIRIYOR

Diş ve diş eti hastalıklarının, düşük ağırlıklı bebek doğum ihtimalini 7 kat artırdığını söyleyen Dt. Tuğçe Serdaroğlu, bu nedenle hamilelerin, ağız bakımlarına ve beslenmelerine daha fazla özen göstermeleri gerektiğine dikkat çekti.

Hamileliğin ilk aylarında görülen kusmaların, değişen beslenme alışkanlıklarının ve hormonal değişimlerin etkisiyle dişetlerinde hassasiyet ve kanama olabileceğini belirten Dt. Serdaroğlu, “Kanama nedeniyle anne adayları diş fırçalamayı bırakmamalıdır. Diş eti iltihabı dişlerin ve dişetlerinin etkin bakımı ve temizlenmesi ile önlenebilir. Her gün en az 2 kez, mümkün olan durumlarda her yemekten sonra dişler fırçalanmalıdır. Diş araları diş ipi ile temizlenmelidir. Diş hekiminin önerisi olmadığı sürece ağız gargarası kullanılmamalıdır. Hamilelikte kontrol amacı ile düzenli olarak diş hekimine gitmek gerekir. Şiddetli ağrı ve iltihabın olduğu durumlarda tedavi hamileliğin hangi döneminde olursa olsun yapılmalıdır. Özel durumlar haricinde diş tedavisi ve diş çekiminin hiçbir sakıncası yoktur. Ancak seanslar mümkün olduğunca kısa tutulur. Anestezi ve ilaç verilmesi gereken durumlarda kadın doğum uzmanı ile irtibat kurulabilir. Ertelenebilecek işlemler doğumdan sonraya bırakılır” diyerek sözlerini noktaladı.

Genel

ANADOLU MEDYASI ÇALIŞTAYI SONUÇ BİLDİRİSİ YAYINLADI.

Anadolu’nun değişik bölgelerinden gelen 50 Medya Sivil Toplum Kuruluşu Başkanı gazeteci, 07.01.2023 tarihinde Samsun’da Dijital Gazetecilik Bağlamında VII. Anadolu Medyası Çalıştayı’nda buluştu.

 

 

Bu buluşmada, dijital medyanın Basın İlan Kurumu ile olan yasal bağlantısı ele alındı ve 13 Ocak 2023 tarihinde yapılacak olan Basın İlan Kurumu Genel Kurulu için hazırlanan taslak yönetmelik detayları konuşuldu.

Taslak metinde, her ne kadar internet gazeteciliği yasal bir statüye kavuşturulmaya çalışılsa da gelinen noktada, ortaya konan kriterlerin Anadolu internet gazetecilerini hiçbir koşulda memnun etmediği görüşüne varıldı.
Görüşmelerde; genel kategori dışındaki içeriği 5 kategoriye ayıran taslakta kategorilere göre çalıştırılacak asgari kadro sayısı, günlük tekil ziyaretçi ve sayfa gösterimi sayısı ile üretilecek içerik sayısı yani haber sayısı konusunda gerçekten uzak bir yaklaşım sergilendiği ve hiçbir Anadolu internet gazetesinin bu şartları yerine getirmesinin mümkün olamayacağı konusunda mutabakata varıldı.

Özellikle, resmi ilan almak isteyen internet gazeteleri ile ilgili asgari kadro sayısı, en önemli sorun olarak karşımızda duruyor. Örneğin Taslak Yönetmelikte 3. kategoride yer alan büyük şehirlerdeki internet gazetelerinin asgari 8 fikir işçisi çalıştırma zorunluluğu dikkate alındığında, asgari ücret üzerinden bir hesaplama yapıldığında bile sadece işçi giderleri dahi aylık olarak yaklaşık yüz bin liraya ulaşıyor. Yine 24 aylık bekleme süresi dikkate alındığında ise bir internet gazetesinin maliyetinin iki buçuk milyon liraya yaklaştığı görülüyor. Bu ve benzeri örnekler de hiçbir internet gazetesinin söz konusu bütçeyi karşılayamayacağı aşikârdır.

 

 


Bu bağlamda, Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’nde belirtilen asgari kadro, asgari haber sayısı ve içerik, tekil ziyaretçi sayısı ve sayfa görüntülenme sayılarının en az üçte iki oranında düşürülmesini talep ediyoruz. Ayrıca gazeteler için bekleme sürelerinin belirlenmesinde, 7418 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faaliyet göstermekte olan internet haber sitelerini/gazetelerini gözetecek bir uygulama yapılmasını talep ediyoruz. Buna göre bekleme sürelerinin, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 1-3 yıl yayında olanlar için 18 ay, 3-5 yıl yayında olanlar için 12 ay, 5-10 yıl yayında olanlar için 6 ay ve 10 yıl ve üzeri yayında olanlar için 3 ay olarak belirlenmesini talep ediyoruz.

 

 

Diğer yandan resmi reklam statüsü ile ilgili yaptırımları da Anadolu internet gazetelerinin karşılamasının gerçekçi olmadığı görülüyor. Bütün bunlara ek olarak, Basın İlan Kurumunun hazırladığı internet haber sitelerinin resmi ilan alma şartlarını düzenleyen yönetmelik fırsat eşitliğine aykırıdır. Buna ek olarak, Taslak Yönetmelik, adil düzenlemeleri içermekten uzaktır ve medya özgürlüğüne imkan vermemektedir. Dolayısıyla İlgili yönetmelik bu haliyle yürürlüğe girerse, internet medyasında sermaye sahiplerinden yana haksız bir rekabet doğuracağı, çoksesliliğin yerini maddi gücü olan büyük şirketler ve holdinglerin hakim olduğu dijital medya tekellerine ve basın kartellerine bırakacağı tarafımızdan değerlendirilmektedir.

 

 

Sayın Cumhurbaşkanı’nın defaten söylediği “Anadolu medyası bizim için çok önemli” ifadesi bu taslakta göz ardı edilmiş ve neredeyse Anadolu medyası yok hükmünde sayılmıştır. Yine taslaktan hareketle görüyoruz ki; Anadolu internet gazetecileri bu taslak hazırlanırken hiçbir koşulda dinlenmemiş ve görüşleri dikkate alınmamıştır.
Özetle Dijital Gazetecilik Bağlamında VII. Anadolu Medyası Çalıştayı’nda iki madde öne çıkmıştır.

Birincisi; yukarıda belirtilen hususların Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’nde dikkate alınmasını talep ediyoruz.

 

 


İkincisi; bundan önceki tüm Anadolu medya çalıştaylarında vurgulandığı gibi, meslek birliği veya meslek odası gibi bir kurumsal yapının kanunla oluşturulması ve medyanın sorunlarının çözümünde temel unsur olarak kabul edilmesini ve meslek yasasının ivedilikle çıkarılmasını talep ediyoruz.

 

 

Avrasya Medya ve İletişim Konfederasyonu (AVKON) Şakir GÜREL

 

 

Tüm İletişim ve Medya Federasyonu (TİMEF) Sultan TAPDIK

Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu (TDGF) Menderes DEMİR

Dijital Medya Federasyonu (DİMEF) Bahtiyar KAHVECİ

İstanbul Gazeteciler Federasyonu (İGAFED) Adil KOÇALAN

Anadolu Gazeteciler ve Spor Yazarları Derneği (AGSYD) İbrahim ERDOĞAN

Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği (TİNGADER) Habip ÇADIRCI

Kdz. Ereğli Dijital Medya ve Gazeteciler Derneği (ERMED) Doğan GÖNÜLLÜ

Türk Dünyası Medya ve İletişim Çalışmaları Akademisyeni – Doç.Dr. Nazan KAHRAMAN